With the continuous development of technology, individuals obtained a limitless and various possibility to express themselves in an online world. People becoming more curious and needing to communicate with others has led social media accounts to became a part of life rapidly. These communication environments, which represent a period as the age of social media, may lead to the emergence of an addiction in any age groups in case of excessive exposure. Through social media individuals can easily reveal their own selves, beliefs, values, and their personal stories by creating posts online. People exposing themselves on social media can also be considered as a way of starting permanent relationships. In this study, the relationship between the level of self-expression on social media, perceived benefits, self-esteem, trust in social media users, and how much they are exposed is examined.

Teknolojinin durmaksızın devamlı gelişmesiyle birlikte; bireyler, çevrimiçi durumlarda kendini ifade edebilme açısından çeşitli olanaklar elde etmiştir. İnsanların meraklı, iletişime geçme gereksinimi duyma yapısı sonucunda sosyal medya hesapları insanların yaşamına hızlı bir şekilde giriş yapmış ve her geçen gün yaşamın bir parçası haline gelmiştir. Sosyal medya çağı olarak adlandırılan bir dönemi gösteren bu iletişim ortamları, fazla maruz kalınması durumunda vazgeçilmezlik durumunu da aşarak her yaş kesiminden birçok birey açısından bir bağımlılığın ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Sosyal medya yardımıyla kullanıcılar kendi benliklerini, inançlarını, tutumlarını, değerlerini ve kişisel hikâyelerini istedikleri şekilde ortaya koymaktadır. Sosyal medyada kendini ortaya koyma, özellikle insanlar arasında kalıcı ilişkilere başlamanın bir yolu şeklinde de değerlendirilebilir. Bu araştırmada, kişilerin sosyal medyada kendini ifade etme seviyesinin, algılanan yararlar, özsaygı, sosyal medya kullanıcısına olan güven ile ne kadar maruz kaldıkları arasındaki ilişki incelenmektedir.